23 Mayıs 2011 Pazartesi

Bu sefer tatlı değil, acı :((

15 Mayıs Pazar günü ailemizin direğini, oğlumun en iyi arkadaşını, babamı ani bir kalp krizi sonucu malesef kaybettik. Nur içinde yat canım babacım, altın kalpli nur yüzlü babacım. Okuyanlar da dualarını eksik etmesin lütfen...

İnternette geçenlerde okuduğum şu yazı ne kadar da doğruymuş...


Babanız öldüğünde büyüyorsunuz..
‎UNUTMAYIN Kİ Kaç yaşınızda olursanız olun babanız yaşıyorsa hala çocuksunuzdur.

Ne zaman ki babanızı kaybediyorsunuz,işte o zaman gerçekten büyüyorsunuz.

Çünkü çınarın gölgesi yok artık üzerinizde.Sizi fark etmediğiniz halde yağmurdan, güneşten koruyormuş meğer o gölge.

Siz de aile kuruyorsunuz, anne baba oluyorsunuz, sizin de gölge yaptığınız ve koruduğunuz birileri oluyor ama o gölgeyi çok arıyorsunuz.

Babanız öldüğünde büyüyorsunuz..Artık soru soracağınız, öğreneceğiniz, azarını duyacağınız,takdirini alacağınız, akşam eve dönerken yolunu gözleyeceğiniz,korkacağınız bir babanız yoksa büyüyorsunuz.

Yarınınızdan sorumlu tuttuğunuz, her istediğinizi almak zorunda olan o kişi yoksa artık...
Hep sessiz ağlayan, suskun seven, en zor dönemde bile yıkılmaz görünen,sırtınızı dayadığınız çınar ağacınız yoksa artık...
Büyüyorsunuz o zaman işte.

Savaşın ortasında komutansız kalmaktır, babasız kalmak.

Kaç yaşınızda olursanız olun babanız yaşıyorsa hala çocuksunuzdur...

Hiç yorum yok: